24 Aralık 2021 tarihinde ücretli bir platformda gösterime girmiş olan, eleştirel-bilimkurgu dalındaki Don’t Look Up filminin hem senaristliğini hem de yönetmenliğini Adam McKay yapmıştır. Filmin başrollerini Leonardo DI CAPRIO ve Jennifer LAWRENCE paylaşmışlar. Politikacıları, medyacıları, iş dünyasını ve hassaten her şeyi eğlenceye vuran, vurdumduymaz yeni nesli eleştiren film, 243 dakikalık sürükleyici bir içeriğe sahip.
Di Caprio ve Lawrence iki gökbilimci akademisyen olarak gökyüzü hareketlerini inceleyen bilim insanlarıdır. Lawrence yaptığı araştırmada daha önce hiç görülmemiş yeni bir kuyruklu yıldız keşfeder ve bunun heyecanı ile bilim dünyasına katacağı katkının gururunu yaşamaya başlar. Ta ki Di Caprio’nun yaptığı hesaplamalarda bu kuyruklu yıldızın 6 ay sonra dünyaya çarpacağını ve tüm dünyayı yok edeceğini hesap edene kadar. Başrol oyuncularımız bu tespit ile birlikte Dünya güvenliğini tehdit altına alan bu duruma tedbir almak için, yüksek düzeyde gizlilik sağlayarak Amerika Birleşik Devletleri Başkanı ile görüşme talebinde bulunurlar. Öncelikli olarak görüşülmesi gereken bu yüksek ehemmiyetli konuya başkan ve danışmanları(burada danışmanlarından kasıt iş dünyası): partilerinin gireceği ara seçimin daha ehemmiyetli olacağını varsaydıkları için kuyruklu yıldıza gereken ehemmiyeti vermezler. Politikacılar ve iş adamları bu kuyruklu yıldızı kendi çıkarlarına münasip bir şekilde, uygun araçlarla kullanmaya başlarlar. Film politikacıları ve iş adamlarını “Opurtunist” yaklaşım sergiledikleri ve her şeyi kendi lehlerine hesaplayıp kullandıkları, etik değerleri hiçe saydıkları için eleştirir.
Politikacıların gerekli hassasiyeti göstermediklerini gören bilim insanları: Ulusal güvenlik gerektiren bu konuyu cesaretlerini toplayarak medyaya taşımaya karar verirler. Medya yöneticileri ve fenomenler de bu iki gökbilimi insanını ekranlara çıkartırlar. Bu medya tayfası da bilimin söylediklerini dinlemek, tedbirler için gerekli kamuoyunu oluşturmak yerine: statükolarını korumak, ünlerini artırmak ve daha çok para kazanmak için böylesine ciddi bir meseleyi medyatik hale getirme gayretine düşerler. İki bilim insanının bilgilerinden faydalanmak yerine bilim insanlarının dış görünüşleri ile fırsatçılık sağlamaya çalışırlar. Don’t Look Up: medyacıların da, bilim ve tüm varlığın yaşam hakları gibi evrensel meselelerle ilgilenip, ilgililerin tedbirler alması için kamuoyu oluşturmak görevlerini bırakmış-unutmuş olma hallerini eleştiriyor. Neyse ki kendine has duruşu ile bu ilkelerden taviz vermeyen bir Kahraman Medya var. Bu vesileyle umutlarımız halen devam ediyor.
Medya yöneticilerinde de aradıkları ilgiyi bulamayan bilim insanlarını en çok yaralayan şey ise: yeni neslin medyaya düşen her şeyi eğlenceye çevirmeleri, insani hissiyatları hiçe saymaları, bilimin temelleri ile alakadar, gelecekleri hakkında bir düşünceye sahip, yarınlara dair bir dertlerinin olmamalarıdır. Oysa her iki bilim insanı da avazları çıktığı kadar her platformda şunu bağırıyorlar: Yaklaşıyor yaklaşmakta olan hiç birimizin kaçamayacağı O GÜN!
İdris SAİD