24.09.2022, 17:37

İRTİBATLI MI YOKSA İLTİSAKLI MI?

Güzel bir cumartesi akşamından bütün okuyucularıma merhaba. Ben Ayşe Kısacık Uslusoy. Kahramanmaraş'ta avukat olarak mesleğimi ifa etmekteyim ve artık her cumartesi bana ayrılan bu köşede siz; değerli okuyucularıma bizzat şahit olduğum yaşanan olaylarla ilgili hukuki bilgiler üzerine bir yazı paylaşacağım. İlk yazımda sizlere idari yargıya başvuru süresi dolmak üzere olan ceza yargılamasında haklarında beraat kararı verilmesine rağmen idari yönden 375 Sayılı KHK geçici madde 35 uyarınca görevden ihraç edilen kamu personellerinden bahsedeceğim.

Faydalı olması dileğiyle...

Düşünsenize, günün birinde bir arkadaşınızla bir restaurantta buluşmak için randevulaşıyorsunuz. Arkadaşınız, bu restauranta gelirken iş yerinden bir arkadaşıyla birlikte geliyor. Sohbet, muhabbet derken bir selfie çekiyorsunuz  ve sosyal medyada paylaşıyorsunuz. Aylar sonra bir bakıyorsunuz ki bu gelen kişinin FETÖ/PDY ile bir mensubiyeti ortaya çıkıyor. Her şeyden habersiz çekildiğiniz o masum selfie dosya kapsamına alınıyor. Sizin hakkınızda da bir soruşturma süreci başlıyor ve bir anda irtibatlı sayılıyorsunuz.

Ne yapacaksınız? 

Haydi sorumuza cevap bulmak için uygulaması 31 Temmuz 2022 tarihinde son bulan 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname Geçici 35. Maddesi ile hangi konu düzenlenmiş bir göz atalım: 

Bu madde der ki: "... Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen… personeli İçişleri Bakanının onayı ile kamu görevinden çıkarılır." Bu düzenlemeden önce 15 Temmuz darbe girişiminden sonra OHAL ilan edilmiş; OHAL KHK'ları ile FETÖ/PDY ile irtibatlı veya iltisaklı olduğu değerlendirilen çok sayıda polis, asker ve memurlar kamu görevlerinden ihraç edilmişlerdir. OHAL döneminin sona ermesi ile 375 sayılı KHK'da düzenlemeler yapılarak ihraçlar bu KHK kapsamında yapılmaya başlanmıştır. 375 sayılı KHK'nın geçici 35. maddesi 31 Temmuz 2022 tarihi itibariyle yürürlükten kalkmıştır. Bu sebeple 31 Temmuz öncesi toplu ihraçlar artarak birçok kişinin mağduriyeti oluşmuştur. 

Peki bu maddede bahsi geçen irtibat ve iltisak kavramları ile bahsedilmek istenen nedir?

Anayasa Mahkemesi  14/11/2019 tarih ve E:2018/89, K:2019/84 sayılı kararında iltisaklı kavramını; örgütle yapışıkmış gibi hareket etme, gönüllü şekilde tabi olma, kavuşan, bitişen, birleşen kavramı ile, irtibat kavramını ise; bağlantılı, ilişikli olarak açıklamıştır. Bu madde ile iltisak ve irtibat kavramı soyut bırakılmış; idare tarafından yapılacak değerlendirmenin ne şekilde olacağının, hangi olay ve olgulara dayanılacağına dair bir hukuki düzenleme olmaması nedeniyle idareye sınırsız ve keyfi bir takdir yetkisi ile kişileri kamu görevinden çıkarma yetkisi verilmiştir. Kamu görevinden çıkarma tedbirinin süre yönünden bir belirleme içermesi gerektiği, tedbire muhatap kişiler hakkında objektif, tarafsız ve şeffaf bir soruşturma süreci geçirilmesi gerektiği hususlarında sınırlar; Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve diğer yargı organları tarafından çizilmeye çalışılmıştır.

Öncelikle, İdare tarafından görevden çıkarmaya dayanak yapılan irtibat ve iltisak kavramları ile isnat edilen suç bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır.

Hukuk Devleti gereğince yapılması gereken bu kişilerin terör örgütleriyle iltisaklı olup olmadığını incelemek, araştırmak, bu yönde somut bir delil elde etmek ve kişilerin hangi eyleminin örgütle var olduğu belirtilen iltisak kavramıyla ilişkilendirildiğinin açıklanması gerekir. İdare tarafından, şüphe ve ihtimale dayalı bir gerekçe ile kişilerin görevden çıkarılmak sureti ile cezalandırılmış olması,   T.C. Anayasası ile güvence altına alınmış olan haklarının  çiğnenmesi ve yersiz olarak cezalandırılması anlamına gelecektir ki bu durumun hukuk kurallarınca korunması mümkün değildir. Nitekim, AİHM, Pişkin/Türkiye kararında " Başvurucunun görevine, ulusal güvenlik açısından tehlike yaratan bir örgütle bağlantısı olduğu değerlendirmesine dayanarak son verilmiş olması, onu işsiz ve geçim kaynağından yoksun bırakmanın yanında, çevresinde itibarını da sarsmıştır. AİHM, başvurucunun görevine son verilmesinin arkasında yatan nedenleri ve olguları, ulusal yargı organları gibi belirleyebilecek durumda değildir. Ancak, ulusal yargı organları da, söz konusu nedenleri ve olguları ortaya koyamamıştır. Ortada kanıt yoktur. Bu durum ve etkin yargısal denetim eksikliği, başvuranın görevine son verilmesi işleminin, demokratik toplum açısından gerekli olmadığı gibi, AİHS güvencelerinin kısıtlanması / askıya alınması açısından ‘kesin gereklilik’ (strictly required) koşuluyla da bağdaşmadığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle, başvurucunun özel hayat hakkı da ihlal edilmiş bulunmaktadır." şeklinde hüküm kurulmak sureti ile , irtibat ve iltisakın başlı başına bir suç isnadı olmadığı ve tek başına bir kişinin cezalandırılmasına yeterli olmadığına atıf yapılmış ve başvurucunun bu yönü ile yapmış olduğu başvurunun kabulü ile tarafına tazminat ödenmesine karar verilmiştir. 

Kişilerin ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite eğitimlerinin tamamının devlet okullarında aldığı, örgüt içinde faaliyet yürüttüğünü bildiği kimsenin bulunmadığı, örgüte ait bylock vs. gibi herhangi bir iletişim programını kullanmadığı, örgüte maddi yardımda bulunmadığı, kod adının bulunmadığı, örgüte müzahir dernek, vakıf v.b. kurum ve kuruluşlarda kaydının bulunmadığı ve böyle kurum veya kuruluşlarla arasında hiçbir para akışının bulunmadığı, örgütün yazılı yada görsel yayın organlarına herhangi bir aboneliğinin bulunmadığı, yurt dışına çıkmadığı, pasaportu olmadığı, kendisinin veya birinci derece yakınlarının Bank Asya hesaplarının bulunmadığı, çocuklarının eğitimlerini devlet okullarında aldığı, örgüt içi katalog evliliği yapmadığı ve uzun yıllar boyunca sabit telefon hattını kullandığının sabit olduğu ve bu kişilerin haklarında yapılan ceza yargılaması sürecinde de takipsizlik veya beraat kararları verilmiş olmasına rağmen tek bir somut bilgi veya belge bulunmadan sadece kanaat ile idari yönden kamu görevlerinden çıkarılmaları tedbiri hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmayacağı gibi kabul edilmesi de mümkün değildir.

Kamu görevinden çıkarılma şeklinde tezahür eden müdahalede idarenin; gerek kamu güvenliğinin korunması gerekse de Devlete sadakat yükümlülüğünün sağlanması amacıyla hareket ederek kamu görevinden çıkarılma tedbirinin ölçülü, güdülen amacın gerçekleşmesi için elverişli ve zorunlu olduğu, netice itibariyle bu müdahalenin ulaşılacak meşru amaç kapsamındaki kamu yararı ile dengelemesi gerekir. İdare tarafından yürütülen soruşturma kapsamına milletler arası hukuktan doğan yükümlülüklere, T.C. Anayasası ile güvence altına alınmış çekirdek haklara müdahale edilmemesine özellikle dikkat edilmesi gerekir.

Nitekim Danıştay 13. İdari Dava Dairesi "... Haklarında araştırma yapılan kişilerin terör örgütleriyle iltisakı yahut irtibatı bulunduğunun tahmin ve varsayıma dayalı soyut ifadeler yerine hukuki denetime elverişli bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerektiği kuşkusuzdur." şeklinde hüküm kurmak suretiyle de bu hususa açıklık getirmiştir. Bu tedbirin sınırları Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve diğer yargı organlarınca belirlenmişken bu belirlemelerin aksinde kanaat ile verilen kararların kabul edilmesi mümkün değildir.

Bu sebeple;

Yazımı T.C Anayasası 38. Madde düzenlemesine yer vererek bitirmek isterim: "Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz." Yani hiç kimse suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar yargılama makamları ve kamu otoriteleri tarafından suçlu olarak nitelendirilemez ve suçlu muamelesine tabi tutulamaz. Son olarak; idari yargı yoluna başvurmak için kararın tebliğinden itibaren 60 günlük bir süre bulunmakta olup hakkında bu tür bir işlem olan kişilerin bu süreyi kaçırmamasını tavsiye ederim. Ne de olsa usul, esastan önce gelir. Haftaya tekrardan görüşmek üzere. Sağlıcakla...

Yorumlar (1)
Fatih Mehmet İNCE 2 yıl önce
Çok değerli bir yazı olmuş. Kalemine sağlık. Başarılar.
14
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 35 96
2. Fenerbahçe 35 90
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 35 48
10. Antalyaspor 35 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 35 37
17. Gaziantep FK 35 35
18. Hatayspor 35 34
19. Pendikspor 35 33
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 35 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 36 43
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 34 47
9. Villarreal 34 45
10. Getafe 34 43
11. Deportivo Alaves 34 41
12. Sevilla 34 41
13. Osasuna 34 39
14. Las Palmas 34 37
15. Celta Vigo 34 34
16. Rayo Vallecano 34 34
17. Mallorca 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 34 21
20. Almeria 34 17
Namaz Vakti 07 Mayıs 2024
İmsak 03:49
Güneş 05:23
Öğle 12:34
İkindi 16:22
Akşam 19:34
Yatsı 21:02