Sevgili okurlar ve değerli takipçilerimiz herkese güzel bir hafta dileyerek yazıma başlamak istiyorum;
Bugün harika bir gün ve ben çok güzel bir yazı kaleme alacağım!
Bugün 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 2012 yılında Türkiye, Kanada ve Peru'nun girişimleri sonucunda, kız çocuklarına karşı ayrımcılığın önlenmesi ve onların insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarını sağlamak amacıyla 11 Ekim'i 'Dünya Kız Çocukları Günü' olarak ilan etti. Bugünün amacı; kız çocuklarına karşı ayrımcılığın önlenmesi ve onların insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarını sağlamak. Cinsiyetçilik ve eşit olmayan görev dağılımı, UNICEF tarafından paylaşılan rapora göre oldukça küçük yaşlarda başlıyor. Bir yardım kuruluşuna göre dünya genelinde her yedi saniyede bir kız çocuğu evlendiriliyor...
Türkiye'de ise nüfusun yüzde 29'u kız çocukları evlendiriyor. Son 6 yılda evlenmek zorunda bırakılan kız çocuğu sayısı 'tespit edilebilen resmi' rakamlara göre 232 bin. Son 6 yılda 142 bin çocuk anne oldu. Ayrıca ilköğretim çağında olup okuma gitmeyen kız çocuklarının sayısı, aynı durumdaki erkek çocukları sayısından 600 bin fazla.
"Biliyoruz ki, eğitime devam eden çocuk şiddete karşı kendini daha iyi korur. Ve yine biliyoruz ki, kız çocuklarına yapılan yatırım çarpan etkisi gösterir. Onlar da anne olarak daha aydınlık nesiller yetiştirirler. Sadece cinsiyeti yüzünden nüfusunun yarısını eğitimsiz bırakan, hor gören, şiddet görmelerine izin veren toplumlar karanlık toplumlar olarak kalmaya mahkûmdurlar. Küreselleşen dünyamızda bu toplumlar sadece kendileri karanlıkta kalmıyorlar. Aynı zamanda etraflarındaki ışıkları da söndürüyorlar. O yüzden küresel barışa giden en önemli yol eğitimden, eğitimde cinsiyet eşitliğinden geçiyor. Bunu hepimiz biliyoruz. Yapmamız gereken bu konunun önemini gündemden hiç düşürmemek.”
Kendi potansiyelinin farkına varan bir kız çocuğu, gücünü tüm dünyaya gösterme cesaretine sahip olur. Toplumsal gelişim yolunda atılacak en sağlam adımlardan biri bu cesarete sahip kız çocukları yetiştirmektir. Toplumun ön yargılarını ve daha da önemlisi kız çocuklarının zihinlerindeki kalıpları kıracak, hayal kurma özgürlüklerini ve yeteneklerini destekleyecek her adım çok değerli. Kız çocuklarının diledikleri her alanda başarılı olabilecekleri konusunda öz güven kazanmaları için hepimiz duyarlı olmalı ve daha çok çalışmalıyız.
Kısacası kızlarımıza sahip çıkmalı ve eğitimlerimi desteklemeliyiz!
Prof. Dr. Aziz Sancar'ın çok sevdiğim bir sözüyle kapatmak istiyorum günü;
Kızlar, okuyun! Okumazsanız, kolunuza takılan 3 bilezik kocanızın ömür boyu ödeyeceği salon takımıyla övünen, çeyizi dünyadaki en değerli eşya sanan bireyler olursunuz!
Harika bir hafta kızlarımız ve bizlerle olsun, herkese sağlıklı günler diliyorum.
