KAHRAMANMARAŞ'TA İYİLİK AKIMI BAŞLATALIM

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte ısınan havalar bizleri etkilediği gibi sokakta olan hayvanları da oldukça fazla etkiliyor. Her mevsim sokakta yaşamaya mecbur bırakılan hayvanların en çok zorlandığı mevsimlerden birisi olan yaz aylarında sokak hayvanlarının siz hayvan severlere büyük ihtiyacı oluyor. Gerek havaların ısınması gerekse de yemek bulma bakımından zorluk çeken sokak hayvanlarına herkesin elinden geldiği kadar yardım edebilmesi onların sağılığı ve mutluluğu için oldukça önemli.

BİR KAP SU

Bu sıcak yaz günlerinde sokakta yaşayan dostlarımızın en çok gereksinim duyduğu şeylerden birisi elbette ki su oluyor. Bir kaba koyacağınız su sayesinde, sokak hayvanlarının susuzluktan halsiz kalmalarına engel olarak, onların daha canlı ve mutlu olmalarını sağlayabilirsiniz. Kapınızın önüne koyacağınız suyu her gün değiştirerek ve koyduğunuz kabı her gün yıkayarak dostlarımızı zararlı bakterilerden ve mikroplardan koruyabilirsiniz.

İLGİNİZİ EKSİK ETMEYİN

Hiç büyümeyen bebekler olan sokak hayvanları, ilgiye ve sevgiye muhtaç bir şekilde sokakta onlarla ilgilenmemiz için bizleri bekliyor. Yaz aylarında havaların ısınması, sıcağı seven mikropların ve bakterilerin daha hızlı bir şekilde üremesine ve sokak hayvanlarının bu mikroplardan hastalanmasına sebep oluyor. Sizlerin ilgisi ve dikkatleri sayesinde fark edilebilecek bu rahatsızları önleyebilir, hastalıkları ilerlemeden onlara yardımcı olabilirsiniz. Günlük rutin kontrollerle farkındalık yaratabileceğiniz sokak hayvanlarına olağan dışı bir durum söz konusu olduğunda en yakın veterinere götürerek yardımcı olabilir, hayatlarını kurtarabilirsiniz.

ARABANIZI ÇALIŞTIRMADAN KAPUTA VURUN

Havaların günden güne ısınmasıyla birlikte kendilerine gölge bir yer arayan dostlarımız kimi zaman arabaların altını tercih ederek serinlik sağlıyor. Arabanızı çalıştırmadan önce kaputunuza vurarak önleminizi alabilir olası bir kazaya karşı hem kendinizi hem de sokaktaki dostlarımızı koruyabilirsiniz.

SAHİPLENİN YA DA MİSAFİR EDİN

Sokakta yaşayan hayvanlar için yapabileceğiniz en güze şey onları sahiplenmek, ömür boyu rahat ve konforlu hissedecekleri bir ortam yaratmaktır. Kişisel nedenlerden ötürü sokakta yaşayan dostlarımızı sahiplenemiyor iseniz, evlerinizde geçici bir süre ağırlayarak yaz aylarında çok daha sağlıklı ve mutlu olmalarını sağlayabilirsiniz.

Efendimiz hayvanlara gösterilen şefkat ve merhametin veya merhametsizliğin insanın ebedi mutluluk veya hüsran vasıtası olabileceğini değişik vesilelerle dile getirmiştir:

Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:

“Vaktiyle bir adam yolda giderken çok susadı. Bir kuyu buldu, içine indi su içti ve dışarı çıktı. Bir de ne görsün, bir köpek, dili bir karış dışarıda soluyor ve susuzluktan nemli toprağı yalayıp duruyordu. Adam kendi kendine:

– Bu köpek de tıpkı benim gibi pek susamış, deyip hemen kuyuya indi, ayakkabısını su ile doldurdu, onu ağzına alarak yukarıya çıktı ve köpeği suladı. Adamın bu hareketinden Allah Teâlâ hoşnut oldu ve onu bağışladı.” Sahâbîler:

– Ey Allah’ın Resûlü! Bizim için hayvanlardan dolayı da sevap var mı? dediler. Resûl-i Ekrem:

“– Her canlı sebebiyle sevap vardır” buyurdu. (Buhârî, Şürb, 9; Müslim, Selâm 153)

Peygamber Efendimiz’in burada verdiği örnek karşısında, sahâbîlerden bazılarının, “hayvanlara iyilikten dolayı da sevap kazanabilir miyiz?” diye sormaları normaldir. Çünkü bu tür bir davranış o günkü toplumda mevcut değildi. Âlemlere rahmet olarak gönderilen Nebiyy-i Muhterem bu soruyu soranları ve onlar gibi düşünen bütün insanları, verdiği cevapla ikaz ve irşad etmiştir. Böylece hayvan da olsa mahlûkata yapılacak her iyiliğin Allah’ın rızasına ve mağfiretine vesîle olacağını anlamaktayız. Bağışlanma ise saâdet vesilesidir.

Dikkat çekici bir diğer hadis-i şerifte ise şöyle buyrulmuştur:

“Bir kadın, ölünceye kadar hapsettiği bir kedi yüzünden azâba uğradı ve bu sebeple cehenneme girdi. Hayvanı hapsettiğinde ona bir şey yedirmemiş, içirmemiş, yerdeki haşereleri yemesine bile izin ve imkân vermemişti.” (Buhârî, Enbiyâ, 54; Müslim, Selâm, 151)