Kahraman TV
2022-04-06 17:02:59

HAKLI OLMAK İLE HAKKI KAZANMAK ARASINDAKİ FARK; AVUKATINIZDIR

Benan İYEM

hasan.ciftcioglu@outlook.com 06 Nisan 2022, 17:02

Bir alacağınız vardır, koşa koşa İcra Dairesi’ne gidersiniz. Karşınızda ne bir yol gösteren ne de yardımcı olan biri vardır… Bir şekilde doldurursunuz takip talebini, takip açılır ama haciz işlemi yapamazsınız. Ne oldu benim dosyaya der bekler durursunuz. Alacağımı alamadım dersiniz.

Eşinizle problemleriniz olur, boşanma davası açmak istersiniz. Nafaka, tazminat, mal paylaşımı ne bilmeden adliyenin yolunu tutarsınız. Gerginlik içinizi yer bitirir. Sonra ne uğraşacağım dersiniz.

Ev sahibi olacağım hayalleriyle bir inşaat firmasına yolunuz düşer. Önünüze koyulan bir sözleşmeyi imzalayıp tüm birikiminizi verirsiniz. İnşaatın bitimini beklersiniz, bir bakmışsınız ki firma ortada yok. Tüm birikimim gitti dersiniz.

Birisi hakkınızda suç duyurusunda bulunur. Karakola gidip ifade verirsiniz. Bir de bakmışsınız ki hapis cezası almışsınız, hükmün açıklanması geri bırakılmış. Ben suçlu değildim ki dersiniz.

Haklı olduğunuz bir konuda dava açarsınız. Kazanacağınıza eminsinizdir. Ama bir de bakmışsınız ki Mahkeme karar vermiş: ‘Mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle dava şartının yokluğundan dolayı davanın usulden reddine’ Ben haklıydım davam neden reddedildi dersiniz.

Hukukta ‘’Usul esastan önce gelir’’ bilmezsiniz.

‘’Taleple bağlılık’’ nedir bilmezsiniz.

‘’Şekil şartları’’nı bilmezsiniz.

‘’Şüpheden sanık yararlanır’’ ilkesini bilmezsiniz.

Çünkü ‘’Ne yapıyor ki sanki bir iki dilekçe yazıp üç tane duruşmaya giriyor’’ dediğiniz avukat; ilköğretim yıllarından bu yana okul ve dershane sıralarında dirsek çürütüp, üniversite sınavında dereceye girerek kazandığı Hukuk Fakültesi’nde bir yandan hukuk terimlerini anlamaya çalışırken bir yandan da binlerce sayfa kitap okuyarak onları uygulayabilmek için pratikler çözer, yargı kararlarını okur; diğer fakültelerdeki arkadaşları gezip eğlenirken kütüphaneden çıkmaz, yeri gelir kütüphanede uyur, mescitte kalır, o kadar çalışır ama sınavlardan koşullu geçer. Bir şekilde mezun olur, Baro’nun yolunu tutarak başlatır stajını. Yeni bir eğitim dönemi başlar onun için. Avukatlık nedir, Avukatlık Hukuku nedir, öğrendiği bunca hukukun ve kanunun uygulaması nedir onu öğrenir. Yeminini eder, cübbesini giyer, avukat unvanını alır. Tam bitti derken yeni bir serüven başlar onun için; her gün değişen kanunlar, okullarda hiç okutulmayan hukuk dalları, sürekli görüş değiştiren yargı, hangi hakim neye dikkat eder, hangi adliyede usul nasıldır derken her geçen gün yeni bir eğitim yolculuğudur onun için.

GÖREVİNİ İFA EDERKEN ÜCRETİNİ ALAMAZ, ŞİDDETE UĞRAR, SİYASİ BASKI KURARLAR ÜZERİNE

Yani bir iki dilekçe ve üç duruşmadan ibaret değildir avukatlık. Bazen verdiğin emeği 7 yılda almaktır, bazen adliyeler arası koşuşturmacadır, görevi hakkında herhangi bir hata yaptığında Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacağını bilmektir, saatlerce adliye koridorlarında duruşma beklemektir, son tarihleri kaçırmamak için takvimi ezberlemektir. Kısacası ‘’Haklı olmak ile hakkı kazanmak arasındaki fark avukatınızdır’’

Ne demiş Molierac: ‘’Görevimizi yaparken kimseye, ne müvekkile, ne hakime, hele ne iktidara tabiyiz. Bizim aşağımızda kişilerin varlığı iddiasında değiliz. Fakat hiçbir hiyerarşik üst de tanımıyoruz. En kıdemsizin en kıdemliden veya isim yapmış olandan farkı yoktur. Avukatlar tarih boyu köle kullanmadılar ama hiçbir zaman efendileri de olmadı!’’

5 Nisan Avukatlar Günümüz Kutlu Olsun!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.