Verdiği sokak röportajında ekonomik koşulları ve çalışma şartlarını eleştiren Getir kuryesinin kullandığı ifadeler nedeniyle işten çıkarıldığı iddiası sosyal medyada büyük ses getirdi.
"SOKAK RÖPORTAJI NEDENİYLE İŞTEN ÇIKARILDIĞI İDDİASI DOĞRU DEĞİL"
Çok sayıda kullanıcıdan gelen tepki yorumlarına rağmen sessizliğini uzun süre devam ettiren Getir, konuya ilişkin yazılı açıklamayı saat 10.49 itibarıyla resmi Twitter hesabı üzerinden yayınladı. Kuryenin yaptığı sokak röportajı sonrası işten çıkarıldığına yönelik paylaşımların gerçeği yansıtmadığına vurgu yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı;
Getir sistemindeki bir kuryenin yaptığı sokak röportajı sonrası işten çıkarıldığına yönelik paylaşımlar gerçeği yansıtmamaktadır.
"İŞ DİSİPLİNİYLE İLGİLİ BAŞKA SEBEPLER..."
Bu kişi esnaf kurye olarak kendi hesabına Vigo şirketi ile çalışmaktaydı. Kurye bahsi geçen açıklamaları 1.5 ay önce yapmıştır ve bununla ilgili herhangi bir yaptırıma uğramamıştır. KVKK nedeniyle detayları açıklayamasak da Vigo şirketinden aldığımız bilgiye göre iş disiplini ile ilgili başka sebeplerle sözleşmesi sonlandırılmıştır. Bu kararın kuryenin daha önce yaptığı açıklamalarla ilgisi yoktur. Kamuoyunun bilgisine sunarız."
"Hiçbir Gerekçe Sunmadılar"
Cumhuriyet'e konuşan moto kurye, röportaj sonrası kendisine bir yıldırma politikası uygulandığını belirterek, "Dün beni WhatsApp grubundan çıkarmışlar. Arkamdan da 'Arkadaşımız işi bıraktı' demişler. Benim haberim yoktu, internet paketim yoktu, o yüzden bakamadım. Ondan sonra arkadaşlarım aramaya başladı, 'Niye işi bıraktın' diye. Ben de işi bırakmadığımı söyledim. 'Gruptan çıkardılar' diyince işten attıklarını anladım. Ve gerçekten de işten atmışlar. Hiçbir gerekçe de sunmadılar" dedi.
"Motorun Masrafını Bana Ödettirdiler"
Kurye, yaşananları şöyle anlattı:
"Beni dün işten fiili olarak çıkardılar. Ama zaten o röportajın ertesi günü çok ters davranmaya başlamışlardı. Baskı yapıyorlardı ve tehdit ediyorlardı. İki lafın başı 'Bak seni çıkartırız, seni çıkartmadığımıza dua et' falan gibi laflarla bana baskı uyguluyorlardı. O zaman çıkartamadılar çünkü tepki yiyeceklerini biliyorlardı. O dönem bana tanınmış sayfalardan destek gelmişti 'Bizim sana desteğimiz var, eğer seni işten atarlarsa kamuoyu oluşturalım' şeklinde. O yüzden o dönem çıkartamadılar. Ama bana bir yıldırma politikası uygulamaya başladılar. 'Çıkaramıyorsak, kendi gitsin' mantığı ile... Örneğin motorla kaza yaptım. Motorun masrafını bana ödettirdiler. Normalde hiçbir kurye veya şoför, kaza yaptığında oluşan hasarı ödemez. Bana ödettirdiler motorun hasarını. Ben de tamam dedim. Benden 'Ben niye ödeyeceğim, ben çıkıyorum' dememi bekliyorlardı. Ben de demedim, inadına devam ettim."
"Olayın Unutulduğunu Düşünüyorlar, Çıkartacaklar"
"Ondan sonra, 1 hafta önce müdürümüz beni aradı. 'Böyle bir durum var, seni işten çıkarmak istiyorlar' dedi. Ben de, 'nasıl çıkartacaklar, çıkartamazlar, tepki alırlar' dedim. O da 'yok, aradan zaman geçtiğini düşünüyorlar, olayın unutulduğunu düşünüyorlar, çıkaratacaklar' dedi. 'O yüzden ben senin için bir şans daha istedim, bir daha sakın öyle röportaj falan verme, son şansını da kaybetme' dedi. Ben de 'tamam abi, söz veriyorum, yemin ediyorum yapmayacağım' dedim. Ve yapmadım da."
Dün kendisini işten çıkarttıklarını söyleyen kurye, "1 hafta önce öyle deyip, şimdi işten çıkarmaları dalga geçer gibi oldu. Hadi o gün çıkarsalar gam yemeyeceğim. Dün beni WhatsApp grubundan çıkarmışlar. Arkamdan da 'arkadaşımız işi bıraktı'. Benim de hiç haberim yoktu, internet paketim yoktu, o yüzden bakamadım. Ondan sonra arkadaşlarım aramaya başladı, 'niye işi bıraktın' diye. Ben de işi bırakmadığımı söyledim. 'Gruptan çıkardılar' diyince işten attıklarını anladım. Ve gerçekten de işten atmışlar. Hiçbir gerekçe de sunmadılar" diye konuştu.
"GÜNDE 14 SAAT ÇALIŞIYORUM"
Kurye olarak çalışan kişi, sokak röportajında şu ifadeleri kullanmıştı:
“Günde 14 saat çalışıyorum. Şurada bir yerde araba çarpsın bana, öleyim, bak samimi söyleyeyim ‘Niye öldüm lan dur yaşayacaktım demem’ yani, vallahi de demem. Bir gayem yok, amacım yok. Ben bunun için mi geldim dünyaya, çalışmak için mi sadece?”