‘Mevzu Bahis’ programına konuk olan Mahir Ünal, ilk olarak Kahramanmaraş’la ilgili şunları söyledi: “Kahramanmaraş göç alıp göç vermeyen son derece homojen bir şehir. Kahramanmaraş bir edebiyat şehridir, şiirin başkentidir. Her Kahramanmaraşlı mutlaka şiir yazar. 3 kişiden 4’ü şairdir derler. Türkiye’nin en önemli yollarından bir tanesi Edebiyat Yolu’nu açtık. Bu yolumuza da 7 güzel adamların isimleri verdiğimiz bir yol. Türkiye’de ilk edebiyat yolu. Ulaştırma bakanımı çok güzel bir şey söyledi, ‘Şiir ve asfaltı ancak Kahramanmaraş buluşturabilir.’ Kahramanmaraş’ın gastronomisi son derece iyidir. Kahramanmaraş edebiyat şehri olduğu kadar İstiklal şehridir. Kahramanmaraşlı iradesine sahiptir. O yüzden özgürlüğüne, bağımsızlığına çok tutkuludur. Bu yönüyle Türkiye’nin en önemli ruh ocaklarından birisidir Kahramanmaraş. Peygamber nefesinin üflendiği bir şehirdir Kahramanmaraş. Şehirlerin ruhu vardır. Şehirlerin ruhunu o şehirde yaşayan insanların o şehre kattığı şeylerdir. O ruh döner o şehirde yaşayan çocukların ilhamın oluşturur. O yüzden karakteri olan şehirler çok kıymetlidir. Kahramanmaraş karakteri olan şehirlerinden bir tanesidir.”
Siyasetin bir sorumluluk be disiplin işi olduğunu vurgulayan Ünal, konuşmasının devamında; “Ben siyasetin mizaç işi olduğuna inanmıyorum. Siyaset bir sorumluluk ve bir disiplin işidir siyaset. Siyasetle ilgili maalesef, siyaseti ve siyasetçiyi bu ülkede yıllarda vesayet odakları itibarsızlaştırmıştır. Çünkü siyaset kurum olarak milletin iradesini sandıktan alır ve devlet yönetimine yansıtır. Demokrasinin taşıyıcı mekanizması bizatihi demokratik siyasettir. Temel soru hep konuştuğumuz, devletin kararlarını kim verecek sorusudur. Devletin kararlarını verecek irade kim olmalıdır? Bu yüzlerce yıldır tartışılan bir konu. Tabi ki, bu millet iradesi olacaktır. TBMM’nin duvarında ‘Egemenlik kayıtsız şartız milletindir’ yazıyorsa bu karar millete ait demektir. Ama bu ülkede yıllarca bu millete karar verme hakkını çok gördüler. Zaten sorun tamda bugün milletin temsilcileri eliyle kullandığı karar verme hakkına bu itiraz. Ve o emaneti hakkıyla taşımak büyük bir sorumluluk ister. Siyaset mevki ve makam değil, siyaset görev ve sorumluluktur. İstikrar siyasette çok önemlidir. Türkiye 19 yıldan bugüne güçlü bir istikrarla yoluna devam ediyor. Geçmişte bir ay sonrasını göremeyen Türkiye, bugün artık 2023, 2053’ü konuşuyor ve uzak planlaması yapıyor. Uzaya dönük 9 ayrı hedef koyabiliyor Türkiye. Bütçesinin yüzde 44’nü faize ayıran Türkiye, bugün bunu yüzde 9’lara kadar indirmiş durumda. Dolayısıyla yatırım bütçesini artırmış durumda. Mesela Kahramanmaraş’ın 19 yılda aldığı toplam yatırım miktarı 37 Milyar TL, eski parayla 37 katrilyon. Sadece Edebiyat Yolu’na 4.5 Milyar TL para gitmiş. Temsilci olarak seçilmiş olmak bize bir makam, mevki ve rütbe vermez. Bize bir görev ve sorumluk verir sadece” ifadelerine yer verdi.
