Kahramanmaraş'taki Kafe Cinayetinin Yeni Görüntüleri

İŞTE OLAY ANINA İLİŞKİN YENİ GÖRÜNTÜLER

Kahramanmaraş'taki bulunan bir kafede Hüseyin Kurt isimli kafe sahibi ile Muhammed Tosun isimli kartonpiyerci arasında yaşanan tartışma Muhammed Tosun'un hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmıştı.

Bunun üzerine Kahraman TV haber merkezi, Hüseyin Kurt'un Avukatı Doğan Murat Kılıç aracılığıyla yaşanan arbedeye ilişkin görüntülerden bazı kesitler paylaşmştı. Paylaşılan görüntüde kafe sahibi Hüseyin Kurt'a şiddet uygulandığı görülmüştü. 

Kahraman TV haber merkezine bir açıklamada maktül Muhammed Tosun'un Avukatı Hayrullah Tufan ve Baba Doğan Tosun'dan geldi. 

İşte Avukat Hayrullah Tufan'ın açıklamalarından satır başları;

"GERÇEK DIŞI ALGI OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORLAR"

Müteveffa Muhammet TOSUN elim bir olay neticesinde 14.05.2020 tarihinde Yemen Kahvesi isimli işletme sahibi Hüseyin KURT tarafından bıçakla öldürülmüştür. Şüphelinin avukatı tarafından söylenen eksik ve gerçeğe aykırı beyanlar, yazılı ve görsel medyada paylaşılmıştır. Gerçek dışı, algı oluşturmaya yönelik bu beyanlar karşısında açıklama yapma zarureti hasıl olmuştur.

"ŞÜPHELİ MAKTÜLE 3 BIÇAK DARBESİ URMUŞTUR"

Şüpheli Hüseyin Kurt’un avukatı tarafından basın yoluyla yapılan açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır. Olay anını gösteren kamera kayıtlarının sadece bir bölümü yayınlanmış olup, bu kısa görüntü üzerinden mağduriyet yaratılmaktadır. Açıklamalar da 5 kişi ile birlikte şüpheli Hüseyin Kurt’a işkence yapıldığı, darp edildiği ve öldürülmek üzere olay yerinden götürülmeye çalışıldığı beyan edilmektedir. Oysa ki savcılık kanalıyla elde edilen kamera kayıtlarında, maktül Muhammet Tosun şüphelinin odasına tek başına girmektedir. Görüntülerde bulunan diğer 4 görgü tanığı, maktülün odaya girmesinden yaklaşık 7 dakika sonra, bağırma ve çığlık seslerini duymaları üzerine şüpheli Hüseyin Kurt’un odasına çıkmışlardır. Odaya girdiklerinde Hüseyin Kurt’un maktüle karşı bıçak darbelerinde bulunduğunu görmüşler ve hemen müdahale etmişlerdir. Şüpheli, Cumhuriyet Savcılığına vermiş olduğu ifade de, odada bulunan diğer dört kişinin olay günü yemen kahvesi isimli işletmenin bitişiğinde bulunan dükkan tadilatında çalışan işçiler olduğunu beyan etmiştir. Şüphelinin vermiş olduğu bu ifade bile tek başına avukatının yapmış olduğu açıklamayı çürütmektedir. Diğer dört görgü tanığı odaya geldiklerin de Hüseyin Kurt bıçaklama eylemini tamamlamıştır. Şüpheli maktüle 3 bıçak darbesi vurmuştur. Otopsi tutanağında her bir bıçak darbesinin öldürücü etkisi olduğu yazmaktadır. Bu darbelerden sonra maktül iç ve dış kanama neticesinde ölmüştür.

"NASIL BIÇAKLADIĞINI UYGULAMALI OLARAK ANLATMAKTADIR"

Yayınlamış olduğumuz videoda da görüldüğü üzere, şüpheli olay yerine gelen polis memurlarına , maktüle nasıl bıçak darbesi vurduğunu , elinde ki bıçakla birlikte tabiri caizse uygulamalı olarak anlatmaktadır.

Savunma hakkının kutsallığını ifade etmekle birlikte , yargıya intikal etmiş bir olay hakkında basın yolu ile savunma niteliğinde yapılan açıklamaları doğru bulmadığımızı belirtmek isterim. Genel kural olarak avukatlar, somut deliller üzerinden mahkeme salonlarında savunmalarını yaparlar. Basın aracılığı ile somut delillere dayanmayan gerçek dışı herbir açıklama ,yargılamanın sağlıklı yürütülmesini engellemeye yönelik çabalardır. Maktül Muhammet Tosun gibi işçi ve emekçi olarak zor şartlarda hayatını idame ettirmeye çalışan, hakları ve canları gasbedilmiş bütün mağdurların sesi olma adına bu görevi üstlenmiş bulunmaktayız. Adaletin haklıdan yana tecelli edeceğine inancımız sonsuzdur. Böylelikle müteveffanın kederli ailesine başsağlığı diler , kamuoyuna saygılarımla arz ederim.

BABA DOĞAN TOSUN: HÜSEYİN KURT BAŞKA BİRİNİ DAHA SİLAHLA TEHDİT ETMİŞ

"Oğlum Muhammet Tosun kendi halinde, işinin ve ekmeğinin peşinde olan birisidir. Bu zamana kadar kimsenin kılına zarar vermemiştir. Evladımın canına kıyan bu şahıs, oğlumun iş karşılığı hakettiği alacağını bir yıldır ödememektedir. Bizler gündelik inşaat işlerinde çalışıp ekmeğini kazanan insanlarız. Kimsenin haksız olarak bir lirasına tenezzül etmeyiz. Oğlum ekonomik olarak çok zorluklar çekti. 3 yaşında çocuğunun ve ailesinin geçimini sağlayamayacak durumdaydı. Otopsi raporunu okuduğumda kahroldum. Otopsi sırasında üzerinde bulunan kıyafetinden 20 TL kağıt para , 1 TL madeni para , 3 tane ödenmemiş fatura ve takke çıktığı yazıyor. Bize bu acıyı yaşatan katili önce Allah’a sonra yüce Türk adaletine havale ediyorum. Bu süreçte tanımadığım onlarca kişi taziye için evimize geldi. Hüseyin Kurt tarafından mağdur edilmiş, hakları yenmiş birçok işçi yanımızda olduklarını, hertürlü destekte bulunacaklarını söylediler. Şüphelinin iş yerinde elektrik işlerini yapan ve onbeş bin lira alacağı bulunan Cesur isminde bir kardeşimiz geldi. Onuda silahla tehdit etmiş ve parasını ödememiş. Bu olayla ilgili Hüseyin Kurt silahla tehdit suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası almış. Benim yüreğim yanıyor. Başka yürekler yanmasın. Bu şahıs 3 yaşında bir çocuğu babasız , bizide evlatsız bıraktı. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Ve bunun için elimden gelen hukuki bütün yollara başvuracağım. Sayın Cumhurbaşkanımıza CİMER’den yazı yazdım. Yargılamanın adaletli bir şekilde yürütüleceğine inancım tam."