Kahramanmaraş’ta yaşayan 47 yaşındaki Nevres Akkaya, eşi ve iki oğluyla beraber 6 Şubat 04.17’deki depreme Dulkadiroğlu ilçesindeki yaşadıkları binada yakalandı. Depremden 6 saniye sonra çöken binanın enkazında kalan aile bireylerinden anne 37 yaşındaki Merve ile 8 yaşındaki oğlu Mehmet Onur Akkaya hayatını kaybetti.
Yıkılan binanın enkazında sağ kalan oğlu İsmail Akkaya ile kurtarılmayı bekleyen baba Nevres Akkaya, sesini duyuramayınca kendi imkanları ile önce etrafındaki duvarı yumruklayarak kırdı, daha sonra enkazı temizleyip tünel açarak bulunduğu yerden kurtulmayı başardı.
Yaşadığı korku dolu geceyi anlatan ve eşi ile bir oğlunu kaybettiğini söyleyen Akkaya, “4 kişilik mutlu bir ailemiz vardı. 6 Şubat gecesi akşam konuştuk sohbet ettik, ertesi günü planları için yatmıştık. Benim ertesi gün seyahatim vardı ve o gün de tesadüf biz başka bir yerde kalacaktık. Seyahatim olduğu için evde kaldık. Gece yatıyorduk ve deprem olduğu anda eşim uyandırdı, ‘Nevres kalk deprem oluyor’ dedi. İkimiz uyandık ve kendisi küçük çocuğun, ben de büyük çocuğun odasına koştuk. Odaya girer girmez karşımdaki duvarın kırıldığını ve çocuğun üzerine yattım. Tabi hatırlamıyorsunuz o anda gözümü açtığımda duvarların arasında çocuk üst tarafta kalmış ve ayaklarımız üst üste sıkışmıştık. Dedim ki, ‘öldük her halde buradan çıkamayız’ sonra çocuğa seslendim ve ses verdi. ‘Tamam oğlum’ dedim” diye konuştu.
9 katlı binanın enkazında kaldıktan sonra kurtulma anını anlatan Akkaya, “Bir baktım duvar düştü. Sonra oğluma neler yapması gerektiğini söyledim. Ben aşağıya düştüm ve arkasından çocuk atladı. Biz enkazdan çıktık ve çıktığımızda binamız 9 katlıydı ve biz en üst kattaydık. Bizim çıktığımız 3. kat seviyesiydi. Çocuğu enkazdan kurtardım ve eşime seslendim. Eşim, ‘dolabın yanındayım’ dedi. Ancak dolap nerede bilmiyorum. Ben bağırdım yardım için ancak herkes kendi derdine düşmüştü. Sonra ben onları kurtarmak isterken o esnada ikinci bir deprem daha oldu. Enkazdan aşağı düştük. Deprem de parçalanan binayı tekrar çevirdi. Sonrasını hatırlamıyorum kendime geldiğimde öğle 11 gibiydi ve eşim ve çocuğumu bulamıyorlardı. Ben o sırada o duvarı yerinden oynatamam ancak depremde adeta tünel gibi açılmış oldu ve ben oğlum ile çıkabilmiştim. Eşim dolabın yanındayım dediğine göre iç taraftaydı ve muhtemelen aşağı doğru düştü. Bir yaşam belirtisi yoktu ama hastaneye kaldırılan eşimin ve oğlumun şehit olduğu haberini aldık. Büyük oğlumun psikolojisi bozuldu 3-4 ay psikoloğa gittik. Şu an iyiyiz ama geceleri o duyguları yaşıyoruz. İlginçtir sarsıntıların çoğunu hissetmiyoruz. Biz gözümüzü kapattığımız anda sarsıntıyı hissediyoruz” diye konuştu.