"Anayasa Mahkemesi'nde O Gece Ne Oldu?"

Anayasa Mahkemesi üyesi Engin Yıldırım, 13 Ekim Salı akşamı her zamanki gibi mahkeme bahçesinde yürüyüş yapıyordu.

O gün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin Enis Berberoğlu hakkında aldığı yeniden yargılanma kararını tanımadığını duyurmuş, tüm yüksek mahkeme üyeleri gibi Engin Yıldırım’ı da şaşkına çevirmişti.

Başkan Zühtü Arslan 14 Ekim Çarşamba günü akşamı bu konuyu görüşmek üzere tüm üyeleri toplantıya davet etmişti.

Toplantıya olağanüstü bir anlam yüklense de, aslında ikinci defa olan bu aykırı tutuma karşı ne yapılmasını gerektiğini istişare etmeyi amaçlıyordu başkan.

Yüksek mahkemenin daha önce de Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkında verdiği yeniden yargılanma kararına benzer şekilde uyulmamıştı.

HAYATININ EN BÜYÜK HATASINI YAPTI

Engin Yıldırım tüm bunlardan dolayı içinde taşıdığı tepkiyi Çarşamba günü toplanacak genel kurulda dile getirmeyi düşünürken, yürüyüş esnasında aniden ışıkları yanan mahkeme binasını gördü ve o an zihninde başka bir ışık yandı. Binanın fotoğrafını çekti ve paylaştı.

Hayatının en büyük hatasını yaptığını o an fark etmedi ama anlaması da uzun sürmedi.

Paylaşımı gören gazeteciler, sosyal medya kullanıcıları da şaşırdı ve onların kafasında başka bir ışık yandı.

Bu ışık, “genel kurmayın ışıkları yanıyor” diye kodlanmış, karanlık dönemlerin darbe çağırışımı yapan mesajıydı.

O andan itibaren tüm sosyal medya ve geleneksel medya bu paylaşıma odaklandı. Engin Yıldırım hayatının hatasını yaptığını o an anladı ama iş işten geçmişti artık.

Sadece gazeteciler değil, İçişleri Bakanlığı, siyasi partiler ve parti sözcüleri ardı ardına açıklamalarda bulundu. Herkes darbe çağrışımı yapan bu paylaşıma çok sert tepkiler gösterdi ve istifa çağrısı yaptı.

Siyasilerin mahkeme hakkında yaptığı açıklamalar ve yerel mahkemenin kararı tanımaması üzerine zor günler yaşayan mahkeme başkanı Zühtü Arslan, bu açıklamayla başka bir zorluğun içine girdi. Engin Yıldırım’dan açıklama yapmasını istedi. Engin Yıldırım yazılı açıklama yaptı ve şöyle dedi:

“Şahsi Twitter hesabımda yaptığım paylaşımda kullandığım ibare maksadı aşan bir şekilde yorumlandı ve bundan büyük bir üzüntü duymaktayım. Gayem, AYM'nin bir hukuk ışığı olduğuna vurgu yapmaktı. Demokrasi dışı tüm oluşum, araç ve teşebbüsleri ima etmem asla söz konusu değildir.”

Lakin bu açıklama da kimsenin hızını kesmedi ve tepkiler çığ gibi büyüdü. Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi de kurumsal bir açıklama yapma ihtiyacı duydu. Açıklamada şöyle dendi:

“Anayasa Mahkemesinin herhangi bir üyesinin şahsi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar Anayasa Mahkemesinin kurumsal görüşünü yansıtmaz. Anayasa Mahkemesi 15 Temmuz 2016 gecesi yaptığı basın açıklamasında ifade ettiği gibi anayasal düzene karşı her türlü demokrasi dışı girişimi reddetmekte ve demokratik hukuk devletinin yanında durmaktadır.”

GENEL KURULDA ÜYELERİN TEPKİLERİ

14 Ekim Çarşamba akşam saatlerinde Anayasa Mahkemesi genel kurulu işte bu gerginlikle toplantıya başladı. Asıl yerel mahkemenin yüksek mahkemeye direnme kararı konuşulacakken, Engin Yıldırım’ın paylaşımıyla başlayan tartışma ana gündem maddesi oldu.

Toplantının hemen başında Engin Yıldırım söz aldı. Yaptığı şeyin yanlışlığını kabul etti, niyetinin yüksek mahkeme kararına uymadığını açıklayan 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne karşı duyduğu tepkiyi, ‘Anayasa Mahkemesi çalışıyor’ diyerek tepki göstermek olduğunu açıkladı.

Üyeler bu açıklamaya tepki gösterdi ve mahkemenin saygınlığını zedeleyen bir durum oluştuğunu söylediler. Yıldırım yaptığı hatayı kabul ettiğini, bu açıklamanın farklı yerlere çekilebileceğini düşünmesi gerektiğini, ancak basiretinin bağlandığını söyledi. Ancak medyada yoğunlaşan, darbe imasını ve FETÖ’cü iddialarını asla kabul etmediğini, bunu hakaret sayacağını söyledi.

Üyelerin neredeyse tamamı yapılan şeyin büyük hata olduğu konusunda görüş birliğine vardılar. Yine büyük çoğunluğu bunun bir disiplin soruşturması gerektiğini söylediler. Bazı üyelerin daha sert tutum içinde olduğu gözlendi.

Ancak tüm üyeler bu paylaşımın bir darbe çağrışımı olduğu fikrine katılmadı.

ENGİN YILDIRIM HAKKINDA DİSİPLİN SORUŞTURULMASI AÇILACAK

Engin Yıldırım yaptığı hatanın bir disiplin soruşturması gerektiğini kendisi de kabul etti ve mahkemenin vereceği kararı uygulayacağını söyledi.

Toplantıda daha sonra ikinci kez yüksek mahkemenin kararını uygulamayan yerel mahkemenin durumu konuşuldu. Bunun neden olabileceği hukuki kaotik ortam üzerinde duruldu. Ancak bu konuda herhangi bir yaptırım imkanı olmadığı da açıktı.

Ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin konu edinildiği siyasi tartışmalar ele alındı. Bu konuda Başkan Zühtü Arslan’ın yürütme erkiyle kendi iletişim kanalları üzerinden görüşmeler yapması ve erkler arasındaki tansiyonun düşürülmesi için temas kurulması konuşuldu.

Sonuç olarak, önümüzdeki hafta Engin Yıldırım hakkında bir disiplin soruşturması açılacak. Soruşturma sonucunda üç ihtimal var:

1. Uyarı

2. Kınama

3. Üyelikten çekilmeye davet.

Genel hava, kınama ya da uyarı cezası verilmesi yönünde.

Diğer konularda Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’la Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında yakın zamanda bir görüşme olacak.