Selam sevgili okur!
İlk yazımla sizinleyim. Bugün kadınlar hakkında konuşmak istiyorum. 2019’un son zamanlarında yaşanan vahşice öldürülen kadınlarımız adına, Emine Bulut, Güleda Cankel, Ceren Özdemir, Sibel Bektaş, Büşra Güçlü, Fatma Akkaya ve buraya yazamadığım belki isimleri bile bilinmeyen yüzlerce, binlerce kadın adına. Kadın cinayetleri son bulmuyor. 3.sayfa haberlerinde görüp bela okuyup ertesi gün unutuyoruz. Sonra bir yenisi ekleniyor ve bir yenisi daha. Peki bu kadınlar neden öldürülüyor? Ayrılma, reddedilme, kıskançlık, “namus“ mu? Bunlar bir insan canına kıymak için gerekçe mi? Asla.
Yapılan araştırmalarla kadın cinayetlerini işleyen kişilerin %75,6’sı ilk ve ortaokul mezunu %18,9’u lise ve dengi %5,5’inin ise üniversite mezunu olduğunu söylüyor. Görülen o ki eğitim yükseldikçe cinayet oranı azalıyor. Ancak ben sadece akademik eğitimin yeterli olduğunu düşünmüyorum. Eğitim ailede başlar. En başta da anne-baba evlatlarını sevmekle eğitime başlar. 0-2 yaş aralığında bebeğe verilen sevgi, kurulan güvenli bağlanma ile ilk adımı atabilirsiniz. Sevgi olmayan bir ailede şiddet kaçınılmaz olacaktır. Fiziki şiddet, cinsel şiddet, psikolojik şiddet.. Ebeveynler birbirini sevmeli ki aile kurumu sağlam temeller üzerine kurulsun, o aileye doğan bebek de sevgi ile büyüsün ve ileride kendisi de sağlıklı ilişkiler kurabilsin. Daha sonra çocuk biraz daha büyüdüğünde cinsiyet eşitsizlikleri başlıyor. Erkek çocuğa sen erkeksin istediğini yapabilirsin, gece dışarı çıkmakta serbestsin, istediğin zaman kız arkadaşların olacaktır. Sen otur kız kardeşin yemeğini hazırlasın, annen çayını getirsin. Çünkü sen erkeksin amcalara küfredebilir, pipini gösterebilirsin. Kız çocuğa geldiğinde ise kız kısmının okulda ne işin var evde otur işte. Sakın erkek arkadaş yapayım deme baban bacaklarını kırar, düzgün otur bakayım çünkü sen kızsın..
Bu mesajları çocukluktan beri alıyoruz. Bu kadar serbest yetişen ve her şeyi yapmayı kendine hak gören erkek çocuk daha sonra evde babasının annesine olan şiddetine şahit olup ileride evlenince de kendi eşine şiddet uyguluyor. Çünkü o çocuk evde öyle gördü. Oysa anne-baba birbirine saygı duysa, sevgi gösterse, fikirlerine önem verse, teşekkür etse, özür dilese, birlikte kaliteli zaman geçirse o ailede doğan çocuklar da bu zihniyetle yetişecektir ve ileride eşine, çocuklarına saygı ve sevgiyle yaklaşacaktır. Görülen o ki kadına yönelik şiddetin kaynağı toplumsal cinsiyet eşitsizliği. O zaman öncelikle toplumsal cinsiyete duyarlı bir bakış açısı geliştirmeliyiz ve bu anlayışı hayatımızın her alanına dahil etmeliyiz. Mesela medyada cinsiyetçi, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran ve normalleştiren yayın ve programları izlememekle başlayabilirsiniz.
Peki kadınlar siz neler yapabilirsiniz?
Şiddet sadece fiziki değildir. Yani doğrudan size vurması, itmesi, bağırması fiziksel şiddetin en yaygın örnekleridir ancak bir kişinin size öfke-nefret göstermesi, yetersizlik hissettirmesi, suçluluk hissettirmesi, aşağılaması, alay etmesi, sevdiğiniz şeylerden mahrum bırakması, sizin rızanız dışında sizi rahatsız edici her türlü cinsel tutum, yaklaşım ve teması, üzerinizde hissettiğiniz her türlü baskı, değersiz hissettirmesi de şiddet örneklerinden. Bunlara maruz kaldığınızda öncelikle hayır diyebilmelisiniz. Ve yardım almaktan çekinmeyin, şiddete boyun eğmeyin.
Aynı şekilde şiddet mağduru ve şiddete uğrama riski bulunan kadınlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl ve İlçe Müdürlüklerine ve bulundukları yerde varsa ŞÖNİM (Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi) başvurabilirsiniz. Aile Sosyal Politikalar Bakanlığında desteğe gereksinimi olan kişilere psikolojik, hukuki ve ekonomik alanlarda danışmanlık sunulmakta ve yararlanabilecekleri hizmet kuruluşları konusunda bilgi verilmektedir. Aile Sosyal Politikalar İl ve İlçe Müdürlüklerinde, Aile Danışmanlığı Merkezlerinde ve Toplumsal Merkezlerde ücretsiz danışmanlık, rehberlik ve yönlendirme hizmeti verilmekte.
Acil Telefon Hatları
ALO 183
ALO 155
ALO 156
112 ACİL
0212 656 9696/ 0549 656 9696 Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı
Ozi 4 Yıl Önce
Tebrikler güzel bir yazı
4 Yıl Önce
Kendine saygısı olmayan insanların başkasına saygısı olmaz zaten, birey kendine olan saygısını ise anne babasında gördüğü sevgi ile öğrenmeye başlar.
Seda 4 Yıl Önce
Çok önemli bir konuya deginmişsiniz, kaleminize sağlık
ipek böceği 4 Yıl Önce
#aileherseydir
Antalya07 4 Yıl Önce
Değindiğiniz konular kanayan yaramız, umarım biran önce son bulur. Severek okuyoruz, teşekkürler .
Bursalı16 4 Yıl Önce
Çok güzel özetlemişsiniz teşekkürler Severek takip ediyoruz sizi
Özo 4 Yıl Önce
Hümanist olmak sevgi ister
Pınar 4 Yıl Önce
Çok faydalı bir konuya deginmişsin canım arkadasım yazdıkların o kadar dogru ki umarım bu yazını herkes okur ve bilgi sahibi olur
Enes 4 Yıl Önce
Başarılı bir yazı olmuş teşekkür ederiz
H.Mustafa 4 Yıl Önce
Tebrikler
Mehmet 4 Yıl Önce
Toplumun kanayan yarasına parmak basmanız isabet olmuş.
İrem 4 Yıl Önce
Herkesin okuması, bilgilenmesi gereken bi konu, ilk yazında bu konuda farkındalık yaratmaya çalışman çok güzel. Daha nice güzel, faydalı yazılarını bekliyoruz canım arkadasım
Semanur 4 Yıl Önce
Bir dahaki yazınızı iple çekiyorum Hatice Hanım:) Çok gerekli bir konuya ve gerekli noktalara değinmişsiniz, aydınlatıcı bir yazı okudum. Emeğinize sağlık:)
ailenizindiyetisyeni 4 Yıl Önce
Sizin gibi duyarlı profesyobellere her yerde denk gelmek umuduyla Hatice hanım ❤
Durmuş 4 Yıl Önce
Tespit ve yorumlar 10 numara. Bu perspektifi yakaladığımız gün Türkiye değişir. Tebrikler
Aysel 4 Yıl Önce
Hep hayıflanmak yerine ne yapabiliriz noktasında çok açıklayıcı bir yazı olmuş. Teşekkürler.
Haci Ökkeş Demir 4 Yıl Önce
Cook guzzle bi