Bir alacağınız vardır, koşa koşa İcra Dairesi’ne gidersiniz. Karşınızda ne bir yol gösteren ne de yardımcı olan biri vardır… Bir şekilde doldurursunuz takip talebini, takip açılır ama haciz işlemi yapamazsınız. Ne oldu benim dosyaya der bekler durursunuz. Alacağımı alamadım dersiniz.
Eşinizle problemleriniz olur, boşanma davası açmak istersiniz. Nafaka, tazminat, mal paylaşımı ne bilmeden adliyenin yolunu tutarsınız. Gerginlik içinizi yer bitirir. Sonra ne uğraşacağım dersiniz.
Ev sahibi olacağım hayalleriyle bir inşaat firmasına yolunuz düşer. Önünüze koyulan bir sözleşmeyi imzalayıp tüm birikiminizi verirsiniz. İnşaatın bitimini beklersiniz, bir bakmışsınız ki firma ortada yok. Tüm birikimim gitti dersiniz.
Birisi hakkınızda suç duyurusunda bulunur. Karakola gidip ifade verirsiniz. Bir de bakmışsınız ki hapis cezası almışsınız, hükmün açıklanması geri bırakılmış. Ben suçlu değildim ki dersiniz.
Hukukta ‘’Usul esastan önce gelir’’ bilmezsiniz.
‘’Taleple bağlılık’’ nedir bilmezsiniz.
‘’Şekil şartları’’nı bilmezsiniz.
‘’Şüpheden sanık yararlanır’’ ilkesini bilmezsiniz.
DEVAMI İÇİN ÇİFT TIKLAYINIZ