Kahraman TV

Ümit Özkırımlı Kimdir?

GÜNDEM

Ümit Özkırımlı Kimdir? İşte Detaylar..

Umut Özkırımlı, (d. 1970 Ankara) Türk akademisyen ve siyaset bilimcidir.

Orta ve lise öğrenimini Saint Joseph Fransız Lisesi'nde yaptı. 1994 yılında Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun olan Özkırımlı, yüksek lisans eğitimini The Londra Ekonomi Okulu and Political Science’da, doktora eğitiminiyse İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde tamamladı. 2005 yılında Doçentlik derecesini alan Özkırımlı halen İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde öğretim üyesi, The London School of Economics, Avrupa Enstitüsü ile Lund Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi ve Malmö Üniversitesi Küresel Siyasi Çalışmalar Bölümü’nde misafir araştırmacı olarak görev yapmaktadır. Özkırımlı, Harry Tzimitras ile birlikte İstanbul Bilgi Üniversitesi Avrupa Birliği Enstitüsü bünyesindeki Türk-Yunan Çalışmaları Programı'nın Direktörlüğünü de yürütmektedir.

İsveç'te bulunan Lund Üniversitesi, Ortadoğu Araştırmalar Merkezi'nde "Doktora Sonrası Araştırmacı" olarak görev yapan Pınar Dinç, yine aynı üniversitede akademisyen olarak çalışan ve Türkiye'de Gezi Parkı olaylarının akademi ayağını temsil ettiği bilinen Umut Ö. hakkında ağır iddialar ortaya attı.

YAŞANAN OLAY VE ORTAYA ATILAN İDDİA NE?

Bir dönem T24 İnternet sitesinden yazılar da kaleme alan ve sol kesim içinde saygınlığı olan Umut Ö. hakkındaki taciz iddialarını üniversite yönetimine aktardı ve konu hakkında hukuki girişim başlattı.

Bu süreçte Pınar Dinç'in avukatlığını ise CHP'li kimliği ile bilinen ünlü avukat Feyza Altun'un yapması dikkat çekti.

Pınar Dinç kendisine yönelik taciz iddialarını sosyal medyada paylaşırken isim vermekten özellikle kaçındı ancak sosyal medyada birçok kişi söz konusu mesajların altına bu şahsın Umut Ö. olduğu yönünde bilgiler paylaştı.

Dinç ise bu bilgiyi reddetmezken, kendisine bu konuda, "Failin adını vermemişsiniz. Özelden başkalarına söyletiyorsunuz ve sizden izin alarak söylüyorlar. Biz başka hesapların beyanlarına güvenerek size nasıl destek olalım? Bu yaptığınız etik mi şimdi? Bir de karanlığınızda boğulun filan gibi provokatif laflar hiç yakışmıyor." şeklinde eleştiriler geldi

TAKİP VE TACİZ İDDİASININ DETAYLARI

Pınar Dinç, Türk akademisyen tarafından taciz edildiğine ilişkin detayları ise şöyle anlattı;

"1/9 İki buçuk senedir yaşadığım ısrarlı takip ve tacizden hareketle bir şeyler söyleyeceğim. Bunu yaparken dileğim kurumların cinsel taciz ve saldırıya karşı düzgün soruşturma süreçleri belirleyip yürütmeleri ve mağdurların bu düzen ve insanlarla mücadeleden vazgeçmemesidir.

2/9 İki buçuk senedir ısrarlı takip ve taciz ediliyorum. Biliyorum ki bu kişinin bunlara maruz bıraktığı ne ilk ne de son kadınım. Tam da bu yüzden sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Susmuyorum. Korkmuyorum.

3/9 Yaşadıklarım Aralık 2017’de başladı. Mart 2018’de daha fazla dayanamayarak fakülteye resmi şikayette bulundum. Soruşturma yürütüldü ve 1 Haziran 2018’de bu kişi tacizden yazılı uyarı aldı. Kararın bir kısmı şöyle:

4/9 Karar sonrası bu konu kapanır sandım. Yanılmışım. Aldığım rahatsız edici bir e-posta sonrası fakülteye yeniden haber vermem gerekti ve 14 Eylül 2018’de Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı bu kişiye benimle doğrudan ya da dolaylı iletişim kurmaması için bir e-posta gönderdi.
pinar dinc

5/9 Biter sandım. Bitmedi. Ekim 2018'de onu karaladığım gerekçesiyle üniversiteye şikayet etti beni. Yaşadığım tüm travmalar yeniden tetiklendi. Zaten tacizleri sürüyordu. Karşı şikayette bulundum. 2019'da karar çıktı. Ben aklandım. Ona tacizden aldığı uyarı hatırlatıldı.

6/9 Bu arada üniversite ile ilişiği kalmadı. İsveç’te olabilecek en üst kurum Diskriminerings Ombudsmannen (Ayrımcılık Ombudsmanı) da inceledi üniversitede yürütülen soruşturmaları. Orada tüm sürecin detaylı özeti var. Bunun resmi belgesi de elimde. Biter sandım.

7/9 30 Ocak 2019'da içi boş, korkutma amaçlı bir mektup gönderildi bana bu şahsın avukatı tarafından. Cevap vermedim. Mücadelemden vazgeçmedim. On altı ay sonra, 15 Mayıs 2020 tarihli yeni bir mektup gönderildi adresime. İbretlik bir bölümünü paylaşıyorum:

8/9 Susturma ve korkutma amaçlı bu mektup sonrası 29 Mayıs'ta polise giderek ısrarlı takibe maruz kaldığımı bildirdim, şikayette bulundum. Adını hiçbir paylaşımımda geçirmediğim bu kişiye ve avukatına gönüllü avukatlığımı üstlenen Feyza Altun bugün cevap gönderdi.

9/9 Başta söylemiştim, tekrar edeyim: Yaşadıklarım beni ne kadar yıpratırsa yıpratsın mücadeleden vazgeçmeyeceğim. Dilerim bu mücadele tüm meslektaşlarıma güç versin, nefes versin. Yalnız değiliz. Yalnız değilsiniz."

SESSİZ KALANLARA TEPKİ

Sol cenahı derinden sarsan bu taciz iddiaları karşısında beklediği desteği bulamayan Pınar Dinç bu ciddi iddialar karşısında suskun kanları da eleştirdi.

Dinç bu konuda şunları söyledi;

"Destek ağırlıklı olarak kadınlardan ve Türkiye akademisi dışındakilerden geliyor. Her konuda atan tutanların, 'sağlam kurumsal pozisyon'daki hocaların, erkeklerin çoğu suskun (olmayanları tenzih ederim). Şaşırmıyorum. Sessiz kalırsak çamur bulaşmaz diyorsunuz, bu utançla yaşayın."

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.