"65 yaş üstü vatandaşlara yasaklar yine artırıldı. Sanırsınız ki, korona salgınının suçlusu ileri yaşla olan yurttaşlar… Neredeyse “Kahrolası 65 yaş ve üstü” diyecekler… Her tülü toplantıyı serbest bıraktılar, binlerce kişinin bir araya gelmesine izin verdiler. Maske yok, sosyal mesafe ve temizlik yok! AVM'leri açtılar, toplu taşıt araçlarında balık istifi seyahatlere göz yumdular, uçaklar yolcularla dolduruldu, sorumsuzlukta tavan yaptılar, sonra korona vakaları artınca…
Gelsin 65 yaş üstüne yasaklar! Bütün Avrupa ve Amerika'da yaşlılara saygı gösterilir, onların rahatlığı için imkânlar yaratılır, bizde ise yasaklar ileri yaştakilerin kafalarına tokmak gibi indirilir! Aslında Anayasa'ya göre ayrımcılık suçtur. Alınan kararlar herkese eşit ve âdil olmalıdır. Fakat bunlar tersini yapıyor! İleri yaştaki okurlar mesaj yağdırıyor ve diyorlar ki: “Bu kafadakilere bundan sonra bizden oy-moy yok!
★★★
Parkta bir kanepeye oturan yaşlı adam şöyle dert yanıyordu: “Eve varıyok avrat var, karı var… Dışarı çıkıyok korona var, virüz var, Ben ne yapiiim, ne ediiim yaa? Maskesiz dört kendini bilmez yüzünden, Biz eve kapanıyok…”
★★★ Gelen bir çok mesaj arasında, orijinal projeleriyle ünlü bir ismin tepkisi dikkatimi çekti… Ahmet Vefik Alp… 72 yaşında… Mimar, kent bilimci, şehir planlamacısı, yüksek mühendis ve siyasetçi… Eski yıllarda MHP'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu… Gönderdiği mesaj aynen şöyle: “İnsanlarımız acı çekiyor, geçim sıkıntısı çekiyor, zengin-fakir makası açılıyor, vergiler bindikçe biniyor, yapay gündemler uçuşuyor, içte ve dışta sorunlarımız yumak yumak ve daha neler neler! Ancak sayın vekillerimiz TBMM'de dövüşüyor! Gülüyorum artık acınacak halimize… Haram olsun sizlere verdiğim oylar!” (Ahmet Vefik ALP)
Ayrıca… Türkiye'yi başta üyesi olduğu Avrupa Konseyi ülkeleri olmak üzere, idam cezasını kaldırmış olan bütün devletler arasında yalnızlaştırır, üye olmak istediği Avrupa Birliği ülkeleri yönünden Türkiye'ye karşı yeni bir ret bahanesi yaratır. Türkiye'de suç işleyip Avrupa'ya kaçmış olan kimseler de ‘Türkiye'de ölüm cezası var' diye iade edilmezler! 16 yıl önce kaldırılan idamın geri getirilmesi istemi gerçekleşemez!”
TEBESSÜM
Uyanık damat adayı! Korona günlerinde okurlardan gelen bir fıkra: Zengin fabrikatör, kızına talip olan genci tanımak için bürosuna davet etmiş. Onunla sorulu-cevaplı uzun bir sohbetten sonra: “Açık söyleyeyim delikanlı, seni, çok sevdim” demiş ve eklemiş:“Servet avcılarından biri olmadığın belli… Söyle baklayım, hangi kızımla evlenmek istiyordun?” Damat adayı saygıyla “Şeyy efendim” demiş “Birini verin de, hangisi olursa olsun!”
GÜNÜN SÖZÜ
Gerçek sanatçı, iktidarın değil, halkın yüzünü güldürmek için vardır!"